“Vâlide Sultanlar” Yazma Eser Sergisi - 1
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
“VÂLİDE SULTANLAR” YAZMA ESER SERGİSİ
“VĀLIDE SULTANS” MANUSCRIPT EXHIBITION
TÜRKİYE
ESERLER KURUMU BAŞKANLIĞI
“VÂLİDE SULTANLAR”
YAZMA ESER SERGİSİ KATALOĞU
“VĀLIDE SULTANS”
CATALOG OF MANUSCRIPT EXHIBITION
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Yayınları: 220
Publications of The Turkish Institution for Manuscripts: 220
Katalog Serisi/Catalog Series: 4
Proje Yöneticisi/Project Manager
Prof. Dr. Ferruh Özpilavcı
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı
Sergi Küratörü/Exhibition Curator
Dr. Nil Baydar
Kitap Şifahanesi ve Arşiv Dairesi Başkanı
Erhan Yıldız
Çeviri ve Yayım Dairesi Başkanı
Ahmet Çinar
Yazma Eser Uzmanı
Katalog Yayın Koordinasyonu/Coordination of Catalog
Publication
Arafat Aydın
Yazma Eser Uzmanı
Teknik Destek/Technical Support
Osman Nuri Aydın
Personel ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı
İçerik Hazırlık/Catalog
Ahmet Çinar, Arafat Aydın, Benan Taşlıdağ, Celal Volkan Kaya, Elif Sevil Atasoy, Fatih Kablan, Hatice Ak, Selahaddin Cimitoğlu, Şeyma Özcan, Ziya Çetintaş
Son Okuma/Redaction
Emine Öztürk
İngilizce Çeviri/English Translation
Abdullah Kılınç, Abdullah Seçgin, Ayşe Hilal Kaymak Ayık, Mustafa
Yalçınkaya, Rabia Seçkin, Rümeysa Nur Şahin
Çeviri Kontrol/Translation Editor
Ayşe Hilal Kaymak Ayık
Sergi Restoratörleri/Exhibition Restorators
Ahmet Özay, Aslı Arık, Aynur Kaya, Betül Küçük, Benan Taşlıdağ, Dilek Bozyiğit, Elif Çiftçi, Elif Sevil Atasoy, Elif Özyalçın, Emre Yaman, Fatma Nihan Ayhan, Gamze Merter, Gizem Erdem, Gizem Erten, Gizem Yerli, Halime Dağ, Hande Dabanoğlu, Handan Yıldırım Hasan Fahri Takim, Hatice Yılmaz, İrem Yılmaz, İpek Yüksel, Kevser Görgülü Uçar, Kübra Akyüz, Kübra Demirkol, Leyla Yücelsin, Melek Büşra Erken, Meryem Çakar, Muhammed Veysel Yıldız, Özge Nur Yıldırım, Pınar Terkeş, Rümeysa Gedik, Seher Yılmaztürk, Sena Hoş, Serpil Kaya, Sümeyye Öndeş, Sümeyye Küçük, Sündüs Çamcı Dizkırıcı, Şule Yıldız, Tuğba Uluyer, Ümit Yılmaz, Ülkü Eskin, Zeynep Yıldırım
Fotoğraf/Photography
Mustafa Yılmaz, Yüksel Yücel
Tasarım/Design
Yüksel Yücel
Baskı/Printing
Matsis Matbaa Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.
Tevfikbey Mh. Dr. Ali Demir Cd. No: 51 Sefaköy - İstanbul, Tel.: 0 (212) 624 21 11 www.matbaasistemleri.com, Sertifika No: 40421
Baskı Yeri, Yılı ve Adedi/Publication Facts & Print Run İstanbul 2024, 1500 adet
ISBN: 978-975-17-5796-8
Kapak Görseli/Cover Image
İstanbul Türk İslam Eserleri Müzesi 408, 347 a
Copyright © Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Her hakkı mahfuzdur.
Copyright © Directorate of the Turkish Institution for Manuscripts. All rights reserved.
Bütün yayın hakları Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığına aittir. Başkanlığın izni olmaksızın tümüyle veya kısmen, hiçbir yolla ve hiçbir ortamda yayımlanamaz ve çoğaltılamaz.
All rights belong to the Directorate of the Turkish Institution for Manuscripts. Without the prior permission of the Directorate, the work cannot be published or copied wholly or partially, by any means and in any form.
Bu katalog, Rami Kütüphanesi’nin açılışının birinci yılı münasebetiyle 12 Ocak 2024 tarihinde düzenlenen “Vâlide Sultanlar” Yazma Eser Sergisi için hazırlanmıştır.
This catalog has been prepared for the “Vālide Sultans” Manuscript Exhibition held on January 12, 2024, on the occasion of the first anniversary of the opening of the Rami Library.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Süleymaniye Mh. Kanuni Medresesi Sk. No: 5 34116 Fatih / İstanbul
Tel.: +90 (212) 511 36 37
Faks: +90 (212) 511 36 38
“VÂLİDE SULTANLAR”
YAZMA ESER SERGİSİ
“VĀLIDE SULTANS”
MANUSCRIPT EXHIBITION
Takdim
Kültür varlıklarımızın önemli bir kısmını teşkil eden yazma eserler eşsiz birer hazine niteliğindedir. Geçtiğimiz asırlar içerisinde büyük bir özen ve itina ile üretilen, okunan, korunan ve vakfedilen yazma eserlerin günümüze kadar ulaşmasında birçok devlet büyüğünün katkısı olmuştur. Bunlar arasında Vâlide Sultanlar en çok çaba sarf edenlerdendir. Geniş çaplı yazma eser koleksiyonları oluşturan Vâlide Sultanlar, büyük bir emekle oluşturdukları bu koleksiyonları inşâ ettirdikleri câmilere, medreselere, mekteplere ve kütüphanelere insanların ulaşabileceği şekilde vakfetmişlerdir.
Osmanlı Devleti tarihinde yirmi iki padişahın annesi oğlunun sultanlığını görmüş, bunlardan on Vâlide Sultan’ın vakfettiği nadide nüshalar bu sergide kendisine yer bulmuştur. Bunlar arasında husûsen kitapseverliğiyle meşhur olan III. Murad’ın annesi Nurbânû Sultan, IV. Murad ve Sultan İbrâhim’in annesi Mahpeyker Kösem Sultan, IV. Mehmed’in annesi Turhan Vâlide Sultan ve III. Selim’in annesi Mihrişah Sultan’ın vakfettiği eserler bulunmaktadır. Ayrıca bu eserlerin sergileneceği Rami Kışlası’nı inşâ eden II. Mahmud’ un eşleri Sultan Abdülmecid’in annesi Bezmiâlem Vâlide Sultan ve Sultan Abdülaziz’in annesi Pertevniyal Vâlide Sultan’ın vakfettiği eserler de hem sayıca hem nitelik olarak ön plana çıkmaktadır.
Kültürümüze ait her bir parçayı korumak için yoğun çaba sarf ediyoruz. Bu çabanın bir ayağını da tarihi binalarımızı ihya etmek oluşturuyor. Kapsamlı bir çalışmanın ardından açılışını yaptığımız Rami Kışlası Kütüphanesi’nde yeni bir sergi düzenlemek de bizim için ayrı bir iftihar vesilesidir. Kurulduğu günden itibaren önemli bir boşluğu dolduran Yazma Eserler Kurumu’nu yazma eserlerle ilgili çeviri-yayım, katalog, koruma ve onarım gibi faaliyetlerinin yanında söz konusu eserleri meraklılarıyla buluşturan bu tarz sergiler düzenlemesi sebebiyle tebrik ediyorum. Kültür ve düşünce dünyamızı zenginleştiren “Vâlide Sultanlar” Yazma Eser Sergi’sinin yeni ufuklar açmasını temenni ederim.
Vâlide Sultanların vakfettikleri eserlerden oluşan sergi kapsamında yer alan eserlerin bir kısmı belirli bir ilim kitlesini ilgilendiren eserlerken diğer bir kısmı halkın yüzyıllarca okuduğu, dinlediği, bağlantısını hiç koparmadığı eserlerdir. Husûsen insanların günlük dualarını içeren evrad kitaplarının en meşhurlarından Delâilü’l-Hayrât’ın ve Hz. Muhammed’i en güzel tavsif eden şiirlerden Kasîde-i Bürde’nin eşsiz nüshaları bu sergi kapsamında ziyaret edilebilecektir. Ayrıca Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi’nin yazdığı meşk murakkası ve eşsiz gemi çizimlerinin yer aldığı Kâtip Çelebi’ye ait Tuhfetü’l-Kibâr fî Esfâri’l-Bihâr eseri de temaşa edilebilecektir. Mehmet Nuri Ersoy
Kültür ve Turizm Bakanı
Foreword
—-—-^^^^^—^—^—
Manuscripts, which constitute an important part of our cultural assets, are unique treasures. Many statesmen have contributed to the manuscripts that were produced, read, preserved and donated with great care and attention in the past centuries, reaching the present day. We witness that the Vālide Sultans also made great efforts in this regard. Vālide Sultans, who created large-scale collections of manuscripts, dedicated these collections, which they created with great effort, to the mosques, madrasahs, schools and libraries they built in a way that people could access.
In Ottoman history, twenty-two of Sultan mothers witnessed the reign of their sons, and then entitled Vālide Sultan. The rare works donated by ten different Vālide Sultans are included in this exhibition. Among these there are works donated by the mother of Murad III, Nurbānū Sultan, who is famous for his bibliophilia; the mother of Murad IV and Sultan İbrahim, Mahpeyker Kösem Sultan; the mother of Mehmed IV, Turhan Vālide Sultan; and the mother of Selim III, Mihrişah Sultan. Also the works donated by mother of Sultan Abdülmecid, Bezmiālem Vālide Sultan and the mother of Sultan Abdülaziz, Pertevniyal Vālide Sultan, who both are the wives of Mahmud II who built Rami Barracks, stand out in terms of both number and quality.
While some of the works in the exhibition, which consists of works donated by the Vālide Sultans, are works of interest to a certain group of scholars, some of them are works that the public has read, listened to and loved for centuries. Especially Dalāil al-Hayrāt, one of the most famous awrād books containing daily prayers of people; the unique copies of Qasīda-i Burda, which includes poems that best describe the Prophet Muhammad; the mashq muraqqaa written by Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi; and Tuhfat al-Kibār fī Asfār al-Bihār, which includes Kātip Çelebi’s unique ship drawings, are among those works that can be visited as part of this exhibition.
We work hard to keep every part of our cultural heritage alive. One part of this effort is the revitalization of our historical buildings. It is an honour for us to organize a new exhibition at the Rami Barracks Library, which we opened after an extensive work. I congratulate the Manuscripts Institution, which has filled an important gap since its establishment, for its activities such as translationpublication, cataloguing, preservation and restoration of manuscripts, and for organizing exhibitions that bring these works together with science and art enthusiasts. I hope that the “Vālide Sultans Manuscript Exhibition”, which enriches our world of culture and thought, will open up new horizons.
Mehmet Nuri Ersoy
Minister of Culture and Tourism
Sunuş
—-—-^^^^^—^—^—
İslâm medeniyeti ilim öğrenmeye ve öğretmeye önem vermiş, bu amaca hizmet edecek her türlü vasıtayı el üstünde tutmuştur. Bu minvalde parşömen, deri ve kâğıt ile bunlara satır satır anlam katan kalem ve işlemeye yarayan her türlü aletin birlikteliği kitabı; yani her biri nadide olan yazma eserleri meydana getirmiştir. Her seferinde büyüyen bir hayretle atf-ı nazar ettiğimiz yazma eserler bazen bir medrese talebesinin bazen bir devlet adamının kitaplığının baş ucunda yer edinmiştir.
Yazma eserlerin istinsahı, tezhibi ve muhafazası için çaba sarf edenler arasında, inşâ ettikleri hastaneler, okullar, câmiler ve bilumum hayrat ile her daim hayırla yâd edilen Vâlide Sultanlar da yer almaktadır. Kimi zaman şehzâdelerin yetişmesine gayret eden, kimi zaman devlet mekanizmasında etkin rol alan Vâlide Sultanlar; gerek özel istekle bazı eserleri tercüme ettirerek gerekse koleksiyonları için yeni kitaplar temin edilmesini sağlayarak ilme ve sanata destek vermiş, böylece tebaasına hem örnek hem öncü olmuşlardır.
Sultan Abdulmecid’in annesi Bezmiâlem Vâlide Sultan Dârü’s-saâde kethüdalarına koleksiyonu için yeni kitaplar temin etmelerini salık vermiş, IV. Mehmed’in annesi Turhan Vâlide Sultan ise halkın istifadesi için geniş bir koleksiyonu saraydan çıkarttırıp Eminönü Yeni Camii’ne nakletmiştir. Bu ve benzeri faaliyetler Vâlide Sultanların sadece yeni mekânlar inşa ederek değil kitabın, kütüphanelerin yaygınlaşmasını sağlayarak da hayra hizmet ettiklerini göstermektedir.
Başkanlığımıza bağlı yazma eser kütüphaneleri içerisinde Vâlide Sultanlar tarafından vakfedilen yazma eserlerden oluşan koleksiyonlar büyük bir yekun tutmaktadır. Bu koleksiyonlardan yapılan seçki ile on Vâlide Sultan’a ait altmışı aşkın eserden meydana gelen “Vâlide Sultanlar” Yazma Eser Sergisi kapsamında Vâlide Sultanların vakfettikleri hadis, tefsir, tasavvuf gibi dini eserlerin yanı sıra edebiyat, coğrafya ve tarih kitaplarının nadide nüshaları da görülebilecektir. Sergilenen eserler arasında meşhur hattatlardan Kazasker Mustafa İzzet Efendi tarafından Pertevniyal Vâlide Sultan’ın türbesi için yazılan Mushaf-ı
Şerîf ile meşhur müzehhiplerden Mehmet Şevki Efendi’nin tezhiplediği Delâilü’l-Hayrât nüshası da yer almaktadır. Ayrıca Turhan Vâlide Sultan ile Bezmiâlem Vâlide Sultân’ın istekleri üzere tercüme edilen Enîsü’l-Munkati‘în ile Risâletü’l-Kuşeyriyye nüshaları da bulunmaktadır.
Artık gelenek haline gelen yazma eserler sergimizin bir yenisini düzenlemekten duyduğumuz gururun yanı sıra; kültür hayatımızda görmezden gelinemez bir yer edinen böyle tarihi bir yerleşkede eser sergilemenin verdiği heyecanı da belirtmek isterim. Hem önceki sergilerin hem de bu serginin vücuda gelmesinde desteklerini hiç eksik etmeyen saygıdeğer Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy Bey’e şükranlarımızı arz eder, kültür ve sanat meraklılarına sevgi ve saygılarımızı sunarız.
Ferruh Özpilavcı
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı
Preface
Islamic civilization gave importance to learning and teaching science and valued all means that would serve this purpose. In this sense, the combination of parchment, leather, paper, pen that gives meaning to them line by line and all kinds of tools used to process them, created the book, in other words, the manuscripts each of which is rare. These manuscripts, which we look at with increasing admiration day by day, were once one of the most valuable works of the library of a madrasah student or a statesman.
Among those who made efforts to reproduce, illuminate and preserve manuscripts, there are also the Vālide Sultans, who are always fondly remembered for the hospitals, schools, mosques and many other charitable institutions they built. Vālide Sultans, who sometimes endeavoured to raise the princes and sometimes took an active role in the state mechanism, supported science and art both by having some works translated upon special request and also adding new books to their collections, thus setting both an example and a pioneering role for the public.
Sultan Abdülmecid’s mother, Bezmiālem Vālide Sultan, recommended that her Dārüssaāde administrators buy new books for her collection; Mehmed IV’s mother, Turhan Vālide Sultan, took a large collection from the palace and had it transferred to Eminönü New Mosque for the benefit of the public. These and some other similar activities show that Vālide Sultans provided beneficial services not only by building new places but also by ensuring the dissemination of books and libraries.
Among the manuscript libraries under the directorship of our Presidency, the manuscript collections donated by Vālide Sultans constitute a large number. The “Vālide Sultans Manuscript Exhibition”, which includes a selection of sixty works from these collections belonging to ten Vālide Sultans, can be visited to see the rare works in the fields of hadith, Sufism and commentary, as well as literature, geography and history. Among the works exhibited are the Qur’ān manuscript, written by the famous calligrapher Kazasker Mustafa İzzet Efendi, for the tomb of Pertevniyal Vālide
Sultan; and the copy of Dalāil al-Hayrāt, decorated by the famous illuminator Mehmet Şevki Efendi. There are also copies of Anīs al-Munqati’īn and Risālat al-Kushayriyya, which were translated upon the requests of Turhan Vālide Sultan and Bezmiālem Vālide Sultan.
In addition to the pride of organizing a new manuscript exhibition, which has now become a tradition; I would also like to express the excitement of exhibiting the works in such a historical campus, which has an undeniable place in our cultural life. We would like to express our gratitude to our Minister Mehmet Nuri Ersoy, who always supported the realization of both the previous exhibitions and this exhibition, and we express our love and respect to culture and art enthusiasts.
Ferruh Özpilavcı
President of the Manuscript Institution of Türkiye
Ayşe Hafsa Vâlide Sultan (ö/d. 1534)
Vâlide Sultanlık Süresi: 1520-1534 (14 yıl 5 ay 17 gün)
Eşi: I. Selim (Yavuz) (ö. 1520)
Oğlu: I. Süleyman (Kânûnî) (ö. 1566) Vakıfları: Manisa Sultâniye Külliyesi (Cami, Medrese, Tekke, Sıbyan Mektebi ve İmaret), Urla’da Mescid
Vefatında 56 yaşında olduğu bilgisinden hareketle 1478-1479 yıllarında doğduğu düşünülmektedir. Ailesinin Kırım Hanedanlığı veya Dulkadiroğulları’ndan olduğu şeklinde muhtelif görüşler bulunmaktadır. Yavuz Sultan Selim’in şehzadeliği zamanında Trabzon’da evlenmiş ve Sultan Süleyman’ı burada dünyaya getirmiştir. Kânûnî’nin Kırım ve Manisa sancak beyliği sırasında yanında bulunmuştur. Şehzade Süleyman’ın tahta çıkmasıyla birlikte İstanbul’a getirilen Hafsa Sultan, “vâlide sultan” olarak sarayda on üç yıl beş ay yirmi yedi gün geçirmiştir. Osmanlı Devleti’nde “sultan” unvanını alan ilk vâlide sultan olan Mehd-i Ulyâ Hafsa Sultan, 4 Ramazan 940 tarihinde vefat etmiştir. Sultan Selim Camii’nin bahçesindeki türbeye defnedilmiştir. Hayırseverliğiyle bilinen Hafsa Sultan, yaptırdığı birçok hayır müessesesi arasında bilhassa Manisa’daki Sultâniye Külliyesi (1523) ile tanınmıştır. Cami, medrese, sıbyan mektebi, hankâh, imaret, hamam ve dârüşşifâdan oluşan külliyenin inşasında Hafsa Sultan’a tanınan iki minareli cami yapma imtiyazı Hafsa Sultan’ın vâlide sultanlık müessesesinin teşekkülünde
Tenure as Vālide Sultan: 1520-1534 (14 years 5 months 17 days)
Spouse: Selim I (Yavuz) (d. 1520)
Son: Suleyman I (Kānūnī) (d. 1566)
Waqfs: Manisa Sultāniye Complex (Mosque, Madrasa, Dervish Lodge, Primary School and Public Kitchen), Masjid in Urla
Considering her age, 56, at the time of death, she was supposedly born in 1478-1479. Her family ancestry is contested with different views stating her as being either from the Crimean Khanate or the Dulkadir tribe. She got married to Selim I in Trabzon during the latter’s tenure as Şehzade and gave birth to Suleyman I here. She was with Süleyman I when he was governor of Crimea and Manisa. Brought to Istanbul after his ascension to the throne, Hafsa Sultan spent thirteen years, five months and twenty-seven days in the palace as “vālide sultan” and became the first vālide sultan to be given that title.
Mehd-i Ulyâ Hafsa Sultan died on Ramadan 4, 1490 and was buried in the tomb in the garden of Yavuz Selim Mosque.
Being known for her charitable personality, one of the most famous works commissioned by her, among other ones, is the Sultaniye Complex (1523) in Manisa, consisting of a mosque, madrasa, dervish lodge, primary school, public kitchen, bathhouse and hospital. The fact that she was awarded the right to build a mosque with two minarets shows that she played an important role in defining the scope of the title “vālide sultan”. Thus, Mehd-i Ulyâ Hafsa Sultan
önemli bir mihenk taşı olduğunu göstermektedir. Böylelikle Mehd-i Ulyâ Hafsa Sultan, “selâtîn külliyesi” çapında komplekslerin de öncüsü olmuştur. Manisa’da inşa ettirdiği külliyeye kitap vakfettiğini bildiğimiz Hafsa Vâlide Sultan’a ait kitapların bir kısmı bugün Manisa Yazma Eser Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Bu kitaplarda Hafsa Vâlide Sultan’ın vakfı olduğuna dair vakıf kayıtları ile “el-Mütevekkile ale’l-Meliki’l-İlâh Vâlide-i Sultan Süleymân Şâh” ibareli mühür yer almaktadır.
also took on a leading role concerning these “imperial complexes”.
Some of the books that Hafsa Vālide Sultan is known to have donated to the complex in Manisa are currently in Manisa Manuscript Library. Along with waqf (endowment) statements belonging to Hafsa Vālide Sultan, the books bear her seal impression with the inscription: “al-Mutawakkilah alā al-Malik al-Ilāh Wālidah Sultān Suleyman Şah”.
المتوكلة علی الملك ا إلإله والدۀ سلطان سلایمان شاه
=
el-Mütevekkile ‘ale’l-Meliki’l-İlâh Vâlide-i
Sultan Süleyman Şah
=
Melik olan (Allah)’a tevekkül eden
Süleyman Şah Annesi
=
Mother of Süleyman Şah, who trusts in al-
Malik al-Ilāh
Hâşiye ale’l-Keşşâf
1 Hāshiya alā al-Kashshāf
AYŞE HAFSA VÂLİDE SULTAN
Seyyid Şerif Cürcânî’nin (ö. 816/1413) Hâşiye ale’l-Keşşâf adlı eserinin Hafsa Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Ta‘lik
265x175-185x115 mm, II+86 yk, 25 satır
Kâğıt, mürekkep, deri
Muhammed b. Ali er-Rûmî tarafından Ramazan 832/Haziran 1429 tarihinde istinsahı tamamlanan bu nüsha, siyah mürekkep kullanılarak el yapımı, nohudî renk, âharlı Doğu kâğıdı üzerine ta‘lik hattıyla yazılmıştır.
Eserin 1 a sayfasında Sultan II. Bayezid’in, 1 b sayfasında ise Kânûnî Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan’ın mühürleri vardır. 1 b ve 2 a’da sayfa kenarlarında siyah mürekkep ile notlar yazılıdır. Zahriyede Tatzâde Halil Efendi’ye ait Zemahşerî’nin el-Keşşâf adlı eserini metheden bir şiir yer almaktadır.
Arap dili, kelâm ve fıkıh âlimi Seyyid Şerif Cürcânî, yaşadığı döneme damgasını vuran, sonraki dönemlerde otorite sayılan bir âlimdir. Başlıca kelam, Arap dili ve edebiyatı, felsefe ve mantık olmak üzere aklî ve dînî ilimlerin hemen hepsinde söz sahibidir. Bu eserinde Zemahşerî’nin tefsiri el-Keşşâf’ın baş tarafı -Fâtiha ile Bakara’nın ilk yirmi beş âyeti- üzerine hâşiye yazmıştır.
A copy of Sayyid Sharif al-Jurjānī’s (d. 816/1413) Hāshiya alā al-Kashshāf endowed by Hafsa Sultan
Arabic, Ta‘līq
265x175-185x115 mm, II+86 folios, 25 lines
Paper, ink, leather
This manuscript, which was completed by Muhammad b. Ali al-Rūmī in Ramadan 832/ June 1429, was copied in ta‘līq script using black ink on handmade, nokhūdī (chickpea-coloured), sized Eastern paper.
There are the seal impressions of Sultan Bayezid II on page 1 a and Hafsa Sultan, mother of Sultan Süleyman the Magnificent, on folio 1 b. On folios 1 b and 2 a, notes are written in black ink on the margins. The frontispiece contains a poem by Tatzāde Halil Efendi praising Zamakhsharī’s al-Kashshāf.
Sayyid Sharif al-Jurjānī, a scholar of Arabic language, theology, and fiqh, was a scholar who left his mark on his time and was considered an authority in later periods. He was notable for his erudition in almost all rational and traditional sciences, mainly in theology, Arabic language and literature, philosophy, and logic. In this work, he wrote a commentary on the beginning of Zamakhshari’s exegesis al-Kashshāf -covering the first twenty-five verses of al-Fātiha and al-Baqarah-.
TYEK, Manisa YEK, Manisa 100
TYEK, Manisa Manuscript Library, Manisa 100
Nurbânû Vâlide Sultan (ö/d. 1583)
Vâlide Sultanlık Süresi: 1574-1583 (8 yıl 11 ay 15 gün)
Eşi: II. Selim (ö. 1574)
Oğlu: III. Murad (ö. 1595)
Vakıfları: Atik Vâlide Camii ve Külliyesi, Atik Vâlide Su Yolları, Çanakkale Lapseki Külliyesi ve İmareti, Lapseki Mescidi, Lapseki Tekkesi, Mercan, Alemdar ve Langa’da Camii, Mescit, İmaret ve Hamamlar
Tenure as Vālide Sultan: 1574-1583 (8 years 11 months 15 days)
Spouse: Selim II (d. 1574)
Son: Murad III (d. 1595)
Nurbânû Sultan, eşi II. Selim’in şehzade sıfatıyla Manisa’da bulunduğu vakitte Murad’ı dünyaya getirmiştir. 1566 yılında II. Selim’in tahta çıkmasının ardından tahtın vârisi Sultan III. Murad’ın vâlidesi sıfatıyla haremin başı olmuştur. Oğlu III. Murad’ın 1574 tarihinde gerçekleşen cülûsundan sonra saraydaki konumu daha da güçlenmiş ve vâlide sultan olarak anılmıştır. Belgelerde III. Murad’a izâfetle “vâlidetim sultan, vâlide sultan, atîk vâlide sultan” şeklinde zikredilmeye başlanmıştır. Dokuz yıla yakın vâlide sultanlık yapan Nurbânû Sultan, 1583 yılında vefat etmiş, Ayasofya’da II. Selim’in türbesine defnedilmiştir.
Nurbânû Sultan’ın tesis ettiği vakıflar, hem maddi nüfuzuna hem de hayırsever yönüne işaret etmektedir. Özellikle Üsküdar’da inşa ettirdiği Atik Vâlide Sultan Camii ve Külliyesi ile tanınmaktadır. Üsküdar dışında İstanbul’da Mercan’da, Alemdağ’da ve Langa’da yaptırdığı cami, mescid, imaret ve hamamlar, Çanakkale Lapseki Külliyesi ve İmareti de vakıfları arasında yer almaktadır.
Waqfs: Atik Vālide Mosque and Complex, Atik Vālide Water Ways, Çanakkale Lapseki Complex and Public Kitchen, Lapseki Mosque, Lapseki Dervish Lodge, Mosques, Masjids, Public Kitchens and Bathhouses in Mercan, Alemdar, and Langa,
Nurbānū Sultan gave birth to his son Murad when her spouse Selim II was in Manisa as şehzade. After Selim II’s ascension to the throne in 1566, she became the head of the Harem as the mother of Murad III, who was the successor to the throne. Following her son Murad III’s ascension, her status in the palace grew stronger and she acquired the title vālide sultan. In documents from that era, she started being referred to as “my mother sultan, mother sultan and atīk (old) mother sultan” in relation to Murad III. Having served as vālide sultan for nearly nine years, Nurbānū Sultan died in 1583 and was buried in Selim II’s tomb in Hagia Sophia.
The waqfs established by Nurbānū Sultan are a symbol of her wealth and generosity. She is especially known for commissioning the Atik Vālide Mosque and Complex in Üsküdar. Among her other waqfs the following can be listed: mosques, masjids, public kitchens and bathhouses in Mercan, Alemdağ and Langa, all being in Istanbul, along with the Lapseki Complex and Public Kitchen in Çanakkale.
Üsküdar’da inşa ettirdiği Atik Vâlide Külliyesi içerisinde bir de kütüphane tesis eden Nurbânu Vâlide Sultan’ın bu kütüphanesi, Osmanlılarda ilk defa bir kadın tarafından kurulan kütüphane olma özelliğini taşır. Kütüphaneye vakfettiği kitaplar bugün Hacı Selim Ağa Yazma Eser Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Bu kitaplarda Nurbânû Vâlide Sultan’a ait vakıf kaydıyla “el-Mütevekkile alallahi’l-Meliki’l-Mennân Vâlide-i Pâdişâh-ı Din-penâh Sultân Murâd Hân” yazılı mühür vardır.
She established a library inside Atik Vālide Mosque in Üsküdar and this library is the first library in the Ottoman Empire instituted by a woman. The books donated by her to that library are currently in Selim Ağa Manuscript Library. These books bear Nurbânû Vālide Sultan’s waqf (endowment) statement along with her seal impression with the following inscription: “al-Mutawakkilah alā Allah al-Malik al-Mannān Wālidah Pādishāh-i Dīn-Panāh Sultan Murad Khān”.
الملك المنان والدۀ پ^ادشاه دا^ ن^ پناه سلطان مراد خان
=
el-Mütevekkile alellahi’l-Meliki’l-Mennân Vâlide-i Padişâh-ı Dîn-penâh Sultan Murad Hân
=
Melik ve Mennân olan Allah’a tevekkül eden, dinin koruyucusu Sultan Murad Hân’ın annesi =
Mother of Sultan Murad Khān, the protector of religion, who trusts in Allāh al-Malik al-Mannān
المتوكلة علی الله
2Hâşiye alâ Şerhi’l-Ferâizi’s-Sirâciyye li’s-Seyyidi’ş-Şerîf
Hāshiya alā Sharh al-Farā’id al-Sirājiyya li al-Sayyid al-Sharīf
NURBÂNÛ VÂLİDE SULTAN
Zenbilli Ali Efendi’nin kardeşi Kıvâmüddin Kâsım el-Cemâlî’nin (ö. 903/1497) Sultan II. Bayezid’e ithafen yazdığı Şerhu’l-Ferâizi’s-Sirâciyye Hâşiyesi’nin Nurbanu Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Ta‘lik
180x127 mm, III+1-106 yaprak,15 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, siyah, bordo, yeşil, beyaz, kırmızı opak pigment, deri
The manuscript of a commentary on Sharh al-Farā’id al-Sirājiyya, authored by Zenbilli Ali Efendi’s brother Qiwām al-Dīn Qāsim al-Jamālī (d. 903/1497) and dedicated to Sultan Bayezid II, endowed by Nurbanu Sultan
Arabic, Ta‘līq
180x127 mm, III+1-106 folios,15 lines
Paper, ink, gold, navy blue, black, burgundy, green, white, red opaque pigment, leather
Kıvâmüddin Kâsım’ın miras hukuku konulu eserinin bu nüshası krem rengi, âharlı Doğu kâğıdı üzerine siyah ve altın mürekkep kullanılarak ta‘lik hattıyla yazılmıştır. Eserin çeşitli yerlerinde Sultan II. Bayezid ve Nurbanu Vâlide Sultan’ın mühürleri vardır.
Eserin 1 b sayfasında unvan tezhibi yer almaktadır. Süsleme lacivert, siyah ve bordo zemin üzerine beyaz renk kullanılarak rûmî grubu motiflerle bezenmiştir. Bezemenin etrafı altın, yeşil ve beyaz renkli cetvellerle çevrilidir. Altın cetvelde iğne perdahı ile üç nokta bezemesi yapılmıştır. Başlıktaki Besmele altın mürekkep kullanılarak kûfî hattıyla yazılmıştır. Süslemeye bitişik nizamda bulunan tepelik formu lacivert, yeşil ve siyah zemin üzerine altın kullanılarak rûmî grubu motifler ile bezenmiştir. 1 b ve 2 a sayfalarındaki yazı alanları altın cetvel ile çevrilidir. Satır aralarında helezonî motifinde altın ile bezenmiş duraklar vardır.
İslâm miras hukuku söz konusu olduğunda akla ilk gelen eserlerden biri, Muhammed es-Secâvendî’nin (ö. 596/1200’den sonra) kaleme aldığı el-Ferâizü’s-Sirâciyye’dir. Eser üzerine yazılan birçok şerh ve hâşiye bulunmaktadır. Bunlardan en meşhuru Seyyid Şerîf el-Cürcânî’nin yazmış olduğu şerhtir. Osmanlı âlimlerinden Zenbilli Ali Efendi’nin (ö. 932/1526) kardeşi Kıvâmüddin Kâsım el-Cemâlî (ö. 903/1497) tarafından kaleme alınan bu hâşiye, Sultan II. Bayezid’e ithaf edilmiştir.
TYEK, Hacı Selim Ağa YEK, Nurbanu Sultan 83
The manuscript, of a work on inheritance law written by Qiwām al-Dīn Qāsim al-Jamālī, is copied in ta‘līq script using black and gold ink on cream-coloured sized Eastern paper. It bears the seal impressions of Sultan Bayezid II and Nurbanu Vālide Sultan in various pages.
There is a headpiece on page 1 b and it is decorated with rūmī motifs in white on navy blue, black and burgundy ground. The decoration is enclosed in golden, green and white rule-frames while the golden rule-frame has three-dot illumination created using the needle glazing technique. The inscription of basmala is written in kūfī script using golden ink. Next to the headpiece, there is a crest-like illumination decorated with rūmī motifs in gold on navy blue, green and black ground. The text panels on pages 1 b and 2 a are enclosed in golden rule-frames while there are golden spiral-shaped verse markers.
Written by Muhammad al-Sajāwandī (d. after 596/1200), al-Farā’id al-Sirājiyya is one of the first works that come to mind in the context of Islamic inheritance law. There are many commentaries and glosses written on the work while the one written by al-Sayyid al-Sharīf al-Jurjānī is the most popular among them. This gloss, written by Zenbilli Ali Efendi’s (d. 932/1526) brother Qiwām al-Dīn Qāsim al-Jamālī (d. 903/1497), is dedicated to Sultan Bayezid II.
TYEK, Hacı Selim Ağa Manuscript Library, Nurbanu Sultan 83
TYEK, Hacı Selim Ağa YEK, Nurbanu Sultan 83, 1 b-2
♦ TYEK, Hacı Selim Ağa YEK, Nurbanu Sultan 83, Kapak içi / Inside cover
3Gurerü’l-Hikem ve Dürerü’l-Kelim
Ghurar al-Hikam wa Durar Al-Kalim
NURBÂNÛ VÂLİDE SULTAN
Ebü’l-Feth Nâsıhuddin el-Âmidî’nin Hz. Ali’nin özlü sözlerini derlediği Gurerü’l-Hikem ve Dürerü’l-Kelim isimli eserinin Nurbanu Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
257x177-165x105 mm, 361 yaprak, 9 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, deri
Âharlı Doğu kâğıdı üzerine siyah mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılan nüsha, koyu kahverengi deri ciltlidir. Ön-arka kapak ve miklebde şemse, salbek ve köşebentler yer almakta olup soğuk baskı tekniği uygulanmıştır. Şemse, salbek ve köşebent süslemesi rûmî ve hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Süslemenin etrafı zencirek bezemeli cetvel ile çevrilidir. Süslemeli alanın etrafı ile cetvelli kısmın iç ve dışında altın çizgiler vardır.
Kapak içleri kahverengi deri ile kaplı olup, katı‘ tekniğinde yapılmış beyzî formdaki şemseler rûmî grubu motiflerle tezyin edilmiştir. Şemse etrafındaki cetvelde ve geometrik desenlerden oluşan küçük köşebentlerde altın kullanılmıştır. Kapak içi kenarları altın cetvel ve zencirek bezemeli ara bordür ile çevrilidir.
Ebü’l-Feth Nâsıhuddin Abdülvâhid et-Temîmî el-Âmidî (ö. 550/1155) tarafından Hz. Ali’ye nisbet edilen hikmetli sözleri bir araya getirmek üzere kaleme alınan eser, harf sırası gözetilerek ilk kelimelerine göre tertip edilmiştir. Nüshanın baş kısmındaki varaklar eksik olduğundan “Mukaddime” dâhil olmak üzere bazı kelimelerle başlayan özlü sözlerin olduğu kısımlar nüshada yer almamaktadır. Nüshanın sonunda, veciz ifadelerle Nurbanu Sultan’ın vakıf kaydı bulunmaktadır.
The manuscript of Ghurar al-Hikam wa Durar Al-Kalim, Abū al-Fath Nāsih al-Dīn al-Āmidī’s compilation of Ali’s maxims, endowed by Nurbanu Sultan
Arabic, Naskh
257x177-165x105 mm, 361 folios, 9 lines
Paper, ink, gold, leather
The manuscript is copied in naskh script using black ink on a sized Eastern paper. The current binding is made of brown leather. There are centre-pieces, pendants and corner-pieces made of blindstamping on the front and back covers and the envelope flap. The centre-pieces, pendants and corner-pieces are decorated with rūmī and khatāyī motifs, and all are enclosed in a chain-border. Besides, there are golden lines surrounding the ornamentation along with the interior and exterior of the chain border.
The doublures are covered with a brown leather. The oval centre-pieces on the doublures are made with filigree technique and decorated with rūmī motifs. Both the rule-frames surrounding the centre-piece and the small corner-pieces, consisting of geometrical motifs, are in gold. The margins of the doublures are enclosed in golden rule-frames and chainborders.
The work, a compilation of maxims attributed to Ali (the fourth caliph of Islam) authored by Abū al-Fath Nāsih al-Dīn al-Āmidī (d. 550/1155), is arranged in alphabetical order based on the first words of the maxims. The first folios of the copy are missing. For this reason, the copy does not include some maxims as well as the introductory section. There is a concise waqf (endowment) statement of Nurbanu Sultan at the end of the copy.
TYEK, Süleymaniye YEK, Nurbanu 106
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Nurbanu 106
TYEK, Süleymaniye YEK, Nurbanu 106, 1 b-2
f TYEK, Süleymaniye YEK, Nurbanu 106, Kapak / Cover
♦ TYEK, Süleymaniye YEK, Nurbanu 106, Kapak içi / Inside cover
Safiye Vâlide Sultan (ö/d. 1619)
Vâlide Sultanlık Süresi: 1595-1603 (8 yıl 10 ay 24 gün)
Eşi: III. Murad (ö. 1595)
Oğlu: III. Mehmed (ö. 1603)
Sultan III. Murad’ın hanımı ve III. Mehmed’in
Tenure as Vālide Sultan: 1595-1603 (8 years 10 months 24 days)
Spouse: Murad III (d. 1595)
Son: Mehmed III (d. 1603)
Vakıfları: Üsküdar’da cami ve çeşme, Safiye Sultan Medresesi, Melike Safiye Camii, Fatih’te Âşıkpaşa mahallesinde türbe, Dâvud Paşa sahasında kasır, Medine ve Mekke’ye giden hac yolu üzerinde suyollarının bakımı ve çeşitli Haremeyn hizmetleri, nakdî yardımlar
annesi olan Safiye Sultan kaynaklarda zeki, akıllı, zarif, hazırcevap, gayet mağrur, basiretli, uyanık ve sabırlı bir insan olarak tasvir edilmiştir. Oğlu III. Mehmed’in 1595 yılında tahta çıkışı ile vâlide sultan olmuştur. Dokuz yıla yakın bir süre vâlide sultanlık yapan Safiye Sultan devletin dış ilişkilerinde de aktif bir rol oynamıştır.
Nitekim yabancı hükümdarlarla mektuplaşmış, İngiltere Kraliçesi I. Elizabeth ile hediyeleşmiştir. Sultan III. Mehmed’in 1603’te ölümü üzerine Eski Saray’a gönderilmiştir. 1619’da ölünceye kadar burada yaşamış ve III. Murad Türbesi’ne defnedilmiştir.
Hasekilik döneminden itibaren çeşitli vakıflar kuran Safiye Sultan, Medine ve Mekke’ye giden hac yolu üzerinde suyollarının bakımını yaptırmıştır. Çeşitli engeller dolayısıyla İstanbul’un tepelerinde selâtîn camisi yaptıramayan Safiye Sultan, 3 Ramazan 1006/9 Nisan 1598 tarihinde Eminönü’ndeki Yeni
Waqfs: Mosque and fountain in Üsküdar, Safiye Sultan Madrasa, Melike Safiye Mosque, Tomb in Āşıkpaşa Neighborhood of Fatih, Palace in the Dâvud Paşa, Maintenance of water ways along the pilgrim’s route to Mecca and Medina and various Haramayn services, monetary aid
Safiye Sultan, spouse to Murad III and mother of Mehmed III is described in sources as clever, elegant, quick-witted, quite proud, foresighted, aware and patient. She became vālide sultan with her son Mehmed III’s ascension to the throne in 1595. Having served that role for nine years, she also played an active role in the Empire’s foreign matters. She exchanged correspondence with other rulers and gifts with Elizabeth I, the Queen of England. Upon Mehmed III’s death in 1603 she was sent to the Old Palace (Eski Saray) and lived there until her death in 1619 and consequently buried in Murad III’s tomb.
Safiye Sultan established many waqfs since the Haseki era and commissioned the maintenance of water ways along the pilgrim’s route to Mecca and Medina. Due to various obstacles, she was not able to have an imperial mosque built upon one of Istanbul’s hills, and such started the construction of the Yeni Mosque in Eminönü on Ramadan 3, 1006/April 9, 1598 with a ceremony. However, her son’s death and her move to the Old Palace meant that construction had to stop.
Cami’nin inşasını bir törenle başlatmış ancak oğlunun vefatı ve kendisinin Eski Saray’a nakledilmesiyle caminin inşası yarım kalmıştır. Yapı, 1665 yılında Turhan Sultan döneminde tamamlanmıştır.
1598’de kendi adıyla anılan bir medrese yaptıran sultanın hayır işleri İstanbul ile sınırlı değildir. 1610 yılında Kahire’de kölesi Osman Ağa nezâretinde Melike Safiye Camii adıyla anılan camiyi inşa ettirmiş, Üsküdar’da Karamanlı köyünde bir cami ve çeşme yaptırmış; kocasının türbesinde Kur’an okunması için bir vakıf kurmuştur. Fatih’te Âşıkpaşa mahallesindeki türbe ve Dâvud Paşa sahasındaki kasır da Safiye Sultan hayratındandır.
The mosque was later completed in 1665 during Turhan Sultan’s era.
The sultan’s works, among them a madrasa named after her, were not limited to Istanbul though.
She had a mosque named Melike Safiye Mosque built in Cairo in 1610 under her slave Osman Ağa’s supervision, a mosque and fountain built in Üsküdar’s Karamanlı village, and founded a waqf with the purpose of Qur’ān recital inside her spouse’s tomb. The tomb in Āşıkpaşa Neighborhood of Fatih and palace in the Dâvud Paşa are also among her charities.
Gül-i Sad-Berk-i Vâlide Sultan
Gül-i Sad-Berk-i Vālide Sultan
SAFİYE VÂLİDE SULTAN
Muhammed Visâlî Kütahyevî tarafından Sultan III. Mehmed’in vâlidesi Safiye Sultan’a ithaf edilen ve Hz. Peygamber’in yüz hadisini birer kıt’a ile tercüme ettiği manzum eser
Arapça-Türkçe, Nesih
192x125 mm, 168 yaprak, 17 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, yeşil opak pigment, deri
On altıncı yüzyılın tanınmış şairlerinden Mehmed Visâlî’nin, görev yaptığı medresedeki payesinin yükseltilmesi sebebiyle bir teşekkür nişânesi olarak kaleme aldığı Gül-i Sad Berk-i Vâlide Sultan bir mecmua içerisinde yer almaktadır.
Mecmuânın 127 ile 140. varakları arasında yer alan eserin ilk sayfasında ünvan bezemesi bulunmaktadır. Bezeme tepelik formunda olup, kenarları siyah tahrirli sıvama altın zeminlidir. Lacivert ve kırmızı renkte tığ ile bitirilen süslemede motife rastlanmamaktadır. Metin kırmızı mürekkeple cetvellenmiştir. Ayrıca padişahın ve vâlidesinin zikrinin geçtiği yerler ile hadislerin Arapça metinleri de kırmızı mürekkeple yazılmıştır.
Nesir olarak kaleme alınan mukaddime kısmında Mehmed Visâlî, Arapça ve Farsça terkiplerin yer aldığı süslü, edebî bir dil kullanmıştır. Yer yer nazım formlarının da dâhil edildiği bu mukaddimede Visâlî, hamdele ve salveleden sonra yukarıda değindiğimiz eserini telif sebebini anlatır ve bu sırada Sultan III. Mehmed’i ve vâlidesi Safiye Sultan’ı över. Mukaddimedeki bilgilerden hareketle eserin on altıncı yüzyılın son yıllarında yazıldığı tahmin edilebilir. Hz. Peygamber’in yüz hadisinin birer kıt’a ile tercüme edildiği ve aruzun hafif bahrinden “Fe‘ilâtün/ Mefâ‘ilün/Fe‘ilün” kalıbının kullanıldığı metin kısmında mukaddimenin aksine sade bir dil kullanılmıştır. Eserde genellikle iman, ilim, ahlâk, yardımlaşma gibi konulara dair hadisler yer almaktadır.
Mehmed Visālī Kütahyevī’s work in verse, dedicated to Safiye Sultan, mother of Mehmed III, including the translations of a hundred hadiths of the Prophet in stanzas
Arabic-Turkish, Naskh
192x125 mm, 168 folios, 17 lines
Paper, ink, gold, dark blue, green opaque pigment, leather
Gül-i Sad-Berk-i Vālide Sultan, which was written by Mehmed Visālī, one of the well-known poets of the 16 th century, as a work of gratitude after his promotion in the madrasah where he worked, is found in a collection (majmua).
The titlepiece on the first page of the work, which is located between the 127 th and 140 th pages of the collection, is in the form of a hill (tepelik), outlined in black and plastered with a golden background. There is no motif in the ornament, which is completed with dark blue and red vertical stalks. The pages are rule-framed in red ink. The places where the Sultan and his mother are mentioned and the Arabic texts of the hadiths are written in red.
In the prose introduction, the author used an ornate, literary language that included compositions in Arabic and Persian. In this introduction, which also includes verse forms, Visālī explains the reason for the creation of the work after hamdele and salvele parts, he praises Mehmed III and his mother Safiye Sultan. Based on the information in the introduction, it can be estimated that the work was written in the last years of the 16 th century. In the text part, where one hundred hadiths of the Prophet are translated in stanzas and the bahr-i hafif pattern of aruz meter, “fe’ilātün/mefā’ilün/fe’ilün” is used, a plain language is preferred unlike the introduction part. The work generally includes hadiths on subjects such as faith, science, morality and cooperation.
TYEK, Konya Bölge YEK, 2785/16
TYEK, Konya Regional Manuscript Library, 2785/16
TYEK, Konya Bölge YEK, 2785/16, 127 b-128 a
Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan (ö/d. 1651)
Vâlide-i Muazzama Süresi: 3 yıl 25 gün
Eşi: I. Ahmed (ö. 1617)
Spouse: Ahmed I (d. 1617)
Tenure as Vālide Sultan: 1623-1640 and 16401648 (16 years 4 months 29 days and 8 years 5 months 30 days)
Oğlu: IV. Murad (ö. 1640), Sultan İbrâhim (ö. 1648)
Tenure as Vālide-i Muazzama (Elder Mother): 3 years 25 days
Sons: Murad IV (d. 1640), Sultan Ibrāhim (d. 1648)
Vâlide Sultanlık Süresi: 1623-1640 ve 1640-1648 (16 yıl 4 ay 29 gün ve 8 yıl 5 ay 30 gün)
Vakıfları: Çinili Camii ve Külliyesi (Çinili Dârülhadisi, Çinili Sıbyan Mektebi ve Kütüphanesi, Çinilisuyu Şebekesi ve Çeşmeleri, Çifte Hamamı), İstanbul Çakmakçılar Vâlide Hanı, Anadolu Kavağı Mescidi, Yenikapı Vâlide Çeşmesi, Karamürsel Yalakdere Köprüsü, Konya Vâlide Hanı
Kaynaklarda yer alan adı “Mâhpeyker” iken “Kösem” kendisine sonradan verilen ve şöhret kazandığı lakabıdır. Ölüm yaşından hareketle 1589’da doğduğu söylenebilir. Eşi Sultan I. Ahmed’in ölümcül humma hastalığına tutulması üzerine çeşitli iktidar faaliyetlerine girişmiş, oğlu IV. Murad’ın 1623 yılında tahta çıkışı ile vâlide sultan olmuştur.
1648 yılında torunu IV. Mehmed’in altı buçuk yaşında tahta çıkması ve annesi Turhan Sultan’ın henüz genç bir kadın olmasından dolayı normalde Eski Saray’a gönderilmesi gereken Kösem Sultan, Topkapı Sarayı’nda kalmaya devam etmiştir. Bu nedenle “vâlide-i muazzama, koca vâlide, vâlide-i atîka, vâlide-i kebîre” gibi daha öncesinde kullanılmayan ifadelerle anılmıştır.
Waqfs: Çinili Mosque and Complex (Çinili Dārulhadis, Çinili Primary School and Library, Çinili Water Supply and Fountains, Çinili Bathhouse), Büyük Vālide Khan in Istanbul, Anadolu Kavağı Masjid, Yenikapı Vālide Fountain, Karamürsel Yalakdere Bridge, Konya Vālide Khan
While she is primarily called Māhpeyker in historic sources, she became better known as Kösem, a name given to her later on. Based upon her age at death, she was supposedly born in 1589. Upon her husband Ahmed I falling ill with a terminal fever, she attempted various acts of rulership and subsequently became vālide sultan with her son’s ascension in 1623.
In 1648, when her grandson Mehmed IV became sultan at the young age of six and a half, and his mother still being a young woman, Kösem Sultan, who should, by tradition, normally be moved to the Old Palace (Eski Saray) continued residing at Topkapı Palace. For that reason, she was called by previously unused titles such as “Great Mother, Old Mother, and Elder Mother”.
Vakıf eserlerinin başında Üsküdar’daki Çinili Camii ve bu yapıya ilave olan mektep, çeşme, dârülhadis, çifte hamam gelir. Ek olarak Büyük Vâlide Hanı, Karamürsel Yalakdere Köprüsü, Konya Vâlide Hanı da inşa ettirdiği yapılardandır. Fatih Çarşamba’da Dârüssaâde Ağası Mehmed Ağa’nın yaptırdığı medreseyi yeniden ihya eden Mahpeyker Vâlide Sultan, burada bulunan kütüphaneye birtakım kitaplar vakfetmiştir. Bu kitaplar bugün Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Mehmet Ağa Camii Koleksiyonu’nda yer almaktadır. Eserlerin başında Mahpeyker Vâlide Sultan’a ait vakıf kaydı ile “Yâ Hafiyye’l-eltâf neccinâ mimmâ nehâf Vâlide-i Sultân Murâd” yazılı mühür vardır.
The most famous of her waqfs are the Çinili Mosque and accompanying buildings such as the primary school, fountain, dārulhadis and bathhouses. Büyük Vālide Khan, Karamürsel Yalakdere Bridge and Vālide Han in Konya are also among the buildings she had commissioned. She restored the madrasa previously built by Dārüssaāde Ağası Mehmed Ağa in Çarşamba Neighborhood of Fatih and donated to its library some books. These books are currently in Suleymaniye Manuscript Library’s Mehmet Ağa Camii Collection. The beginning pages of the books contain Māhpeyker Vālide Sultan’s waqf (endowment) statement and her seal impression with the following inscription: “Yā khafiyy al-altāf najjinā mimmā nakhâf Wālidah Sultān Murād”.
¿^ 5Jlj ^Uû ^ Lû ^Ihfrl yâ^
=
Yâ hafiyye’l-eltâf neccinâ mimmâ nehâf Vâlide-i Sultân Murâd
=
Ey ihsan ve ikramı gizli olan, bizi korktuklarımızdan emin eyle. Sultan Murad Hân’ın Annesi
=
O, He of hidden beneficence and kindness, save us from which we fear. Mother of Sultān Murad Khān
Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan Vakfiyesi The Endowment Deed of Māhpeyker (Kösem) Vālide Sultan
MÂHPEYKER VÂLİDE SULTAN
Sultan I. İbrahim ve IV. Murad’ın vâlidesi Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan’ın Muharrem 1026/Ocak 1617 tarihli vakfiyesi
Türkçe, İcâze
258x177-252x171 mm, 19 yaprak, 9 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert opak pigment, deri
Mâhpeyker Vâlide Sultan’a ait vakıfları ihtiva eden eser, açık krem rengi, Doğu kâğıdı üzerine siyah ve altın mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmış, yazı alanı altın cetvel ile çevrelenmiştir.
2 a’da altın cetvel içerisinde yatay vaziyette Sultan I. Ahmed’in tuğrası bulunmaktadır. Tuğra altın ile yazılı olup, içerisi bulut motifi ile bezenmiştir. 3 a’da dikdörtgen formda koltuk bezemeleri ve beyne’s-sütur içerisinde Sultan I. Ahmed’in vakfiyeyi kabulünü ifade eden hatt-ı hümâyunu mevcuttur. Koltuk bezemeleri kâğıt rengi zemin üzerine altın ve lacivert renkte rûmî motif ile bezenmiştir. Bu sayfada Sultan I. Ahmed’in oğlu IV. Murad ve Osmanlı’nın son padişahı Sultan Vahdettin’e ait hatt-ı hümâyunlar bulunmaktadır. Ayrıca Şeyhülislâm Esad Efendi, Rumeli kazaskeri olarak meşhur Osmanlı âlimi Taşköprülüzâde Kemâleddin Efendi, Anadolu Kazaskeri Ahîzâde Hüseyin Efendi ve Evkâf-ı Haremeyn müfettişi Ömer b. Hanefî’nin tasdik kayıtlarıyla mührü bulunmaktadır. Eserin cildi özgün olmayıp sonraki devirlerde yenilenmiştir.
Mâhpeyker Vâlide Sultan’ın Mekke, Medine ve hac güzergâhında hacıların ibadetlerini kolaylıkla îfâ edebilmeleri için yaptığı hayrâta dair olan vakfiyede sırasıyla, hamdele ve salvele, vâkıfın tarifi, vâkıfın vekili ve vakfın mütevellisinin tarifi, vakfın akaratı, vakfın ayrıntılı tanıtımı ve vazifelilerin ücretleri, vakfın dayandığı şer‘î hükümler, vakfın akdedildiği meclise şahitlik edenlerin isimleri yer almaktadır.
The endowment deed of Māhpeyker (Kösem) Vālide Sultan, the mother of Sultan Ibrāhim I and Murad IV, dated Muharram 1026/ January 1617
Turkish, Ijāza
258x177-252x171 mm, 19 folios, 9 lines
Paper, ink, gold, navy blue opaque pigment, leather
The endowment deed of Mahpeyker Vālide Sultan is written in naskh script in black and golden ink on light cream-coloured Eastern paper while the text panel is enclosed in golden ruleframes.
Page 2 a bears the tughra (insignia) of Sultan Ahmed I written horizontally and enclosed in golden rule-frames. The tughra is written in gold while its interior is decorated with cloud-shaped motifs. Page 3 a has the imperial edict of Sultan Ahmed I, bearing the endowment deed written in rectangular illuminated panels and cloudbands. The illumination of rectangular panels is made using rūmī motifs in golden and navy blue on a paper-coloured ground. This page includes the imperial edicts of Sultan Murad IV, the son of Ahmed I, and Sultan Vahdettin, the last Ottoman sultan. Besides, the page has also the confirmation statements and the seal impressions of Şeyhülislām Esad Efendi, Taşköprülüzāde Kemāleddin Efendi (an Ottoman scholar known as Kazasker of Rumelia), Ahīzāde Hüseyin Efendi (Kazasker of Anatolia) and Ömer b. Hanefī (the inspector of Awqāf al-Haramayn, Foundation of the Two Holy Cities). The current binding is not original and renewed in later periods.
The endowment deed of Mahpeyker Vālide Sultan presents a list of her charities serving pilgrims in Mecca, Medina, and on the way to pilgrimage sites. The text of the endowment deed respectively includes: hamdala and salwala (praise to God and prayers to the Prophet), the description of the wāqif (endower), her assignee and the trustee of the waqf, and the real estate of the waqf, a detailed description of the waqf, the wage of those in charge of the waqf, the legal basis of the waqf in Islamic law, and finally the names of the witnesses in the board of the waqf.
TYEK, Millet YEK, Ali Emiri Tarih 931
TYEK, Millet Manuscript Library, Ali Emiri Tarih 931
TYEK, Millet YEK, Ali Emiri Tarih 931, 2 b-3
Kur’ân-ı Kerîm
al-Qur’ān al-Karīm
MÂHPEYKER VÂLİDE SULTAN
Safevî devri özelliklerini taşıyan Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan vakfı Mushaf-ı Şerîf
Arapça, Nesih
351x241-218x139 mm, 363 yaprak, 11 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, turuncu, beyaz, sarı, eflatun opak pigment, deri
Mushaf-ı Şerîf nohudî renkli Doğu kâğıdı üzerine siyah mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmıştır. Secâvend remizleri ve harekeler kırmızı, sûre başları ise üstübeç mürekkeple yazılıdır. Yazı alanı turuncu, altın, lacivert renkli cetvel ile çevrelenmiştir.
Safevî tarzı cildi ön-arka kapak, sertâb ve miklebden oluşmaktadır. Dışı koyu kahverengi deri üzerine rûmî motifli olup mülemma üslupta altınlanmıştır. Cildin iç kısmı renkli kâğıt ve kumaşlara katı‘ tekniğiyle yapılmış desenlerle bezelidir. Mushaf-ı Şerîf’in çeşitli sayfalarında Mâhpeyker Vâlide Sultan’ın mührü bulunmaktadır.
Eserin 362 b ve 363 a sayfalarında dikdörtgen formda Felak ve Nas sûrelerinin yazıldığı karşılıklı serlevha tezhibi mevcuttur. Sûreler sayfa ortasındaki şemse formunun içerisine, lacivert zemin üzerine altın mürekkep ile yazılmıştır. Şemse formunun dışında kalan kısımlar, altın ve lacivert zemin üzerine altın, mavi, turuncu, beyaz, eflatun ve sarı renkler kullanılarak bulut, rûmî ve hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Süslemenin etrafı turuncu, altın, lacivert ve altın üzerine zencirek bezemeli cetvellerle çevrilidir. Cetvele bitişik olan dış pervaz, altın ve lacivert zemin üzerine altın, mavi, eflatun, turuncu, beyaz ve sarı renkler kullanılarak bulut, rûmî ve hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Süsleme lacivert renkli tığ ile tamamlanmıştır.
Qur’ān manuscript endowed by Māhpeyker (Kösem) Vālide Sultan, bearing the characteristic features of the Safavid era
Arabic, naskh
351x241-218x139 mm, 363 folios, 11 lines
Paper, ink, gold, navy blue, orange, white, yellow, lilac opaque pigment, leather
This Qur’ān manuscript is written on buff-colored Eastern paper using black ink in naskh script. The sajāwand signs and diacritics are red, while lead-white ink is used for surah openings. The text block is surrounded by orange, gold and navy-colored rule-frames.
The binding in Safavid style consists of the front and back covers, the fore-edge and envelope flaps. The outer part of the binding features rūmī style motifs on top of dark brown leather and is gold-stamped. The inside is decorated with filigree-work using papers and textiles of varying colors. The manuscript bears Māhpeyker Vālide Sultan’s seal on multiple pages.
Pages 362 b-363 a of the manuscript contain a rectangular-shaped frontispiece illumination in which the sūrahs Falaq and Nās are inscribed. The sūrahs are written inside of the centrally placed medallions with gold ink on a navy-blue ground. The areas outside of the center-pieces are ornamented with cloud, rūmī and khatāyī motifs on a gold and navy ground using gold, blue, orange, white, purple and yellow colours. The ornamentation is enclosed by orange, gold and navy frame and an interlaced frame on a golden ground. The outer border adjacent to the frame is embellished with cloud, rūmī and khatāyī type motifs in gold, blue, purple, orange, white and yellow on a gold and navy ground. The decoration is finished off with navy-blue stalks.
TYEK, Ragıp Paşa YEK, Ragıp Paşa 3
TYEK, Ragıp Paşa Manuscript Library, Ragıp Paşa 3
TYEK, Ragıp Paşa YEK, Ragıp Paşa 3, 362 b-363
7
el-Keşşâf an Hakâ‘ikı Gavâmizi’t-Tenzîl ve Uyûni’l-Ekāvîl fî Vücûhi’t-Te‘vîl
al-Kashshāf an Haqā’iq Ghawāmiz al-Tanzīlwa Uyūn al-Aqāwīl fī Wujūh al-Ta’wīl
MÂHPEYKER VÂLİDE SULTAN
Zemahşerî’nin (ö. 538/1144) el-Keşşâf’ının Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
76x279-270x177 mm, 409 yaprak, 335 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, pembe, mavi, beyaz, yeşil, siyah opak pigment, deri
Zemahşerî’nin el-Keşşâf’ının Abdullah adında bir müstensih tarafından Ramazan 760/Ağustos 1359 tarihinde istinsah edilen bu nüshası, âharlı Doğu kâğıdı üzerine kırmızı, altın ve siyah mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmıştır.
1 a sayfasında IV. Murad Han’ın annesi Mâhpeyker Vâlide Sultan’ın vakfiyesi ve mührü ile Abdullah b. Abdülhay’a ait bir mühür vardır. Aynı sayfada dikdörtgen form zahriye tezhibi yer almaktadır. Merkezde kare form içerisinde altın zemin üzerine üstübeç mürekkebi ile müellifin adı yazılıdır. Yazının etrafı altın ve lacivert zemin üzerine altın, beyaz, siyah, pembe ve yeşil renkler kullanılarak hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Baş ve etek kitâbe yazıları lacivert zemin üzerine üstübeç mürekkebi kullanılarak kûfî hattı ile yazılmıştır. Yazının etrafı lacivert ve yeşil zemin üzerine altın ve beyaz renkte rûmî ve hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Süslemenin etrafı beyaz, lacivert renklerde ve zencirek bezemeli altın cetveller ile çevrilidir.
Tam adı el-Keşşâf an Hakâ’ikı Gavâmizi’t-Tenzîl ve Uyûni’l-Ekāvîl fî Vücûhi’t-Te’vîl olan tefsirinde Zemahşerî dirâyet metodunu kullanmış, rivâyetlere de yer vermiştir. Âyetlerin lügat, nahiv ve belâgat açısından incelendiği eser, Kur’ân’ın i‘câz yönünü, edebî üstünlüğünü ve nazım güzelliğini ortaya koyması bakımından çok rağbet görmüştür.
Copy of Zamakhsharī’s (d. 538/1144) al-Kashshāf, endowed by Māhpeyker (Kösem) Vālide Sultan
Arabic, Naskh
76x279-270x177 mm, 409 folios, 335 lines
Paper, ink, gold, navy blue, pink, blue, white, green, black opaque pigment, leather
This copy of Zamakhsharī’s al-Kashshāf is written in naskh script using red, gold and black ink on sized Eastern paper by a scribe named Abdullah, in Ramadan 760/August 1359.
Folio 1 a bears the waqf statement and endowment seal of Māhpeyker Vālide Sultan, mother of Murad IV, and a seal of Abdullah b. Abdulhayy. On the same folio there is a frontispiece in rectangular form. Inside the square form in the center, the name of the author is inscribed using lead white ink on a gold surface. The text is surrounded with khatāyī motifs using gold, white, black, pink and green colours on gold and navy blue backgrounds. The upper and lower panel inscriptions are written in kūfic script using lead white ink on a navy blue background. The inscriptions are surrounded with decorations made with rūmī and hatāyī motifs using white and gold colours on navy blue and green surfaces. The ornament is enclosed in white, navy blue and interlaced golden rule-frames.
In his tafsīr work, the full title of which is al-Kashshāf an Haqā’iq Ghawāmiz al-Tanzīl wa Uyūn al-Aqāwīl fī Wujūh al-Ta’wīl, Zamakhsharī used the method of dirāyah (reasoning) and also included narrations. The work, in which the verses are analysed from lexical, grammatical and rhetorical aspects, has gained a great deal of popularity for its ability to highlight the Qur’ān’s miraculous nature (i‘jāz), its literary excellence and poetical beauty.
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 23
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Mehmed Ağa Cami 23
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 23, 409 b-410 a
Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan’ın Vakıf Kaydı / The Endowment Statement of Mahpeyker (Kösem) Vālide Sultan
من الكتب التي وقفتها شمس فلك العفة والصيانة درية أفق العصمة والديانة مشيدة قصور الأجور الجزيلة مؤيدة مباني المثوبات الجميلة حضرة ماه پيكر سلطان والدة سلطان العصر بدر هالة النصر السلطان بن السلطان السلطان مراد خان ابن السلطان أحمد خان أيد الله دولته وخلد سلطنته إلى يوم الميزان بمدرستها التي جددت رسمها وأحيت اسمها بقسطنطنية المحمية صينت عن البلية، فالله تعالى يقابل أعمالها الصالحة بالقبول ويبلغها في الدارين السؤل إنه ولي الإجابة، فمن بدله بعد ما سمعه فإنما إثمه على اللذين يبدلونه إن الله سميع عليم.
[Bu kitap]; Zamanımızın sultanı, zaferler aydınlığının dolunayı Sultan oğlu Sultan, Sultan Murad Hân evlâdı Sultan Ahmed Han’ın -Allah devletini kavî, hükümranlığını mizan gününe dek bâkî kılsın- vâlidesi temizlik ve saflık göğünün güneşi, doğruluk ve dindarlık ufkunun incisi, sayısız hayırlardan sarayları yükselten, ecirlerden müteşekkil hoş binaları güçlendiren Mahpey-ker Sultan Hazretlerinin Allah Teâlâ’nın her türlü beladan emin kılmasını [umduğumuz] Konstantıniyye-i Mahmiyye’de bakıyyesini yenileyip ismini canlandırdığı medresesine vakfettiği kitaplardandır. Allah Teâlâ sâlih amellerini kabul eylesin ve iki cihanda da emellerine ulaştırsın. Muhakkak i O, dualara icâbet edendir. Bunu duyduktan sonra her kim değiştirirse günahı boynuna olsun, Allah Teâlâ her şeyi işiten her şeyi bilendir.
[This book is one that]; Mother of the Sultan of our time, Sultan son of Sultan, who is the full moon of the brilliance of victories, Sultan Ahmed Khan, the son of Sultan Murad Khān -May God make his state strong and his reign eternal until the day of judgment-; the sun of the sky of cleanliness and purity, the pearl of the horizon of righteousness and piety, the one that raises palaces and strenghten beautiful buildings from countless blessings, Her Majesty Mahpeyker Sultan, endowed to the madrasah in Konstantiniy-ye-i Mahmiyye, which she renewed and revived its name and which we hope God Almighty will protect from all kinds of troubles. May Allah Almighty accept her good deeds and enable her to achieve her goals in both worlds. Surely He is the one who answers prayers. Whoever changes it after hearing it, it is his own sin, Allah Almighty hears everything and knows everything.
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 23, 1
8Lisânü’l-Arab
Lisān al-Arab
MÂHPEYKER VÂLİDE SULTAN
İbn Manzûr’un (ö. 711/1311) ansiklopedik Arapça sözlüğü Lisânü’l-Arab’ın Mâhpeyker (Kösem) Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
271x179-205x123 mm, 371 yk, 33 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, turuncu, siyah, mavi, beyaz opak pigment, deri
Ali b. Bedreddin el-Hırvânî tarafından Rebîülevvel 983/Haziran 1575 tarihinde istinsahı tamamlanan bu Lisânü’l-Arab nüshası, siyah ve kırmızı mürekkep kullanılarak âharlı Doğu kâğıdı üzerine nesih hattıyla yazılmıştır.
Lisânü’l-Arab’ın ikinci cildi olan nüshanın 1 a sayfasında Mâhpeyker Vâlide Sultan’ın vakfiyesi, mührü ve Abdullah b. Abdülhay’a ait bir mühür vardır. Eserin 370 a sayfasında kare form hâtime tezhibi yer almaktadır. Daire şemse formunda olan süslemenin merkezinde altın zemin üzerine üstübeç mürekkebiyle ferağ kaydı yazılmıştır. Yazının etrafı altın, lacivert, somon ve siyah zemin üzerine altın, turuncu, mavi ve beyaz renkler kullanılarak rûmî ve hatâyî grubu motifler ile bezenmiştir. Kare formun iç köşeleri kâğıt zemin üzerine lacivert renkte rûmî motiflerle tezyin edilmiştir. Süsleme ve yazı alanı, altın ve mavi renkli cetveller ile çevrilidir.
Dil âlimi, edip ve Şâfiî fakihi olan İbn Manzûr’un Zilhicce 689/ Aralık 1290 tarihinde telifini tamamladığı bu eseri, kendinden önceki sözlüklerden kelime sayısı olarak ayrılmaktadır.
Kelimelerin son harflerine göre yapılmış tasnife sahip olan sözlükte, toplamda 9273 kök kelime vardır. Türevleriyle beraber hesaplandığında bu sayı 80.000’e kadar çıkmaktadır.
Manuscript of Ibn Manzūr’s (d. 711/1311) encyclopedic Arabic dictionary Lisān al-Arab endowed by Māhpeyker (Kösem) Vālide Sultan
Arabic, Naskh
271x179-205x123 mm, 371 folios, 33 lines
Paper, ink, gold, navy-blue, orange, black, blue, white opaque pigment, leather
This manuscript of Lisān al-‘Arab, copied by Ali b. Bedreddin el-Hırvānī in Rabī‘ al-Awwal 983/June 1575 was written on sized Eastern paper in naskh script using black and red ink.
On page 1 a of this copy, the second volume of Lisān al-Arab, Māhpeyker Vālide Sultan’s endowment charter and seal along with a seal belonging to Abdullah b. Abdülhay are found. Page 370 a contains a square finispiece. Centrally inside of the circular pendant-shaped ornamentation, the colophon is inscribed using lead-white ink on a golden ground. The adjacent area is decorated with gold, orange, blue and white rūmī and khatāyī motifs on a black and salmon-coloured ground. The inner corners of the square shape are embellished with navy-blue rūmī motifs on a paper ground. The finispiece and text panel are surrounded with gold and blue rule-borders.
This work by linguist, literary man and Shafi‘i scholar Ibn Manzūr completed in Zu’l-hijjah 689/ December 1290 stands out from previous dictionaries with its word count. The dictionary, arranged by the last letter of the word includes 9273 root words in total. This number goes up to around 80000 when derived words are considered as well.
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 193
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Mehmed Ağa Cami 193
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 193, 1
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 193, 370
TYEK, Süleymaniye YEK, Mehmed Ağa Cami 193, 1
Hatice Turhan Vâlide Sultan (ö/d. 1683)
Vâlide Sultanlık Süresi: 1648-1683 (35 yıl 4 gün)
Eşi: Sultan İbrâhim (ö. 1648)
Oğlu: IV. Mehmed (ö. 1687)
Vakıfları: Eminönü Yeni Vâlide Külliyesi (Turhan Sultan Yeni Vâlide Camii, Türbe, Mısır Çarşısı, Hünkâr Kasrı, Sıbyan Mektebi, Sebilhane), Beşiktaş’ta Çeşme (günümüze ulaşmamış), Seddülbahir ve Kumkale’deki Kaleler, Üsküdar’da Para Vakfı, Çeşitli Mekânlarda Tilavetler, Haremeyn Hizmetleri
Çocuk yaşta tahta çıkan oğlu IV. Mehmed’in (Avcı) yaklaşık otuz beş yıl süren hükümdarlığı boyunca vâlide sultan olan Hatice Turhan Sultan, bu süre zarfında sarayın siyasi ve kültürel gündemini biçimlendirmiştir. Turhan Sultan, diğer vâlide sultanlarda bir örneği görülmeyen ve mimarlık faaliyetlerinde ender rastlanan bir tür olarak kaleler inşa ettirmiştir. Venedik tehlikesine karşı Çanakkale Boğazı’nın her iki yakasında Hatice Turhan Sultan tarafından inşa ettirilen kalelerin içerisinde cami, mektep, çarşı, mesken gibi yapılar da bulunmaktadır. Ayrıca bu iki camiye konulmak üzere Hazîne-i Hümâyun’dan tefsir, fetva, sözlük ve akâid gibi konulara dair 48 cilt kitap bağışlamıştır.
Eminönü Yeni Vâlide Külliyesi, Turhan Vâlide Sultan’ın en dikkat çeken vakıf eseridir.
Külliye içerisinde Yeni Camii, türbe, Mısır Çarşısı, Hünkâr Kasrı, sıbyan mektebi ve sebilhâne yer almaktadır. Vakfın en büyük akarı Mısır Çarşısı’dır. Yeni Vâlide Camii, İstanbul’daki onuncu selâtîn camii olup külliye içerisindeki kütüphaneye Turhan Vâlide Sultan 352 cilt kitap bağışlamıştır.
Tenure as Vālide Sultan: 1648-1683 (35 years 4 days)
Spouse: Sultan İbrāhim (d. 1648)
Son: Mehmed IV (d. 1687)
Waqfs: Eminönü Yeni Vālide Complex (Turhan Sultan Yeni Vālide Mosque, Tomb, Spice Bazaar, Sultan’s Mansion, Primary School, Sebilhāne), Fountain in Beşiktaş (not present today), Fortresses in Seddülbahir and Kumkale, Cash Waqf in Üsküdar, Qur’ān in Various Places, Haramayn Services
Serving as vālide sultan during her son’s thirty-five year reign starting with her son Mehmed IV’s (the Hunter) ascension to the throne as an infant, Hatice Turhan Sultan during that time shaped the palace’s political and cultural agenda. Turhan Sultan built fortresses that were architecturally quite rare and differing from the ones built by other vālide sultans. Built for defensive purposes against Venice, the fortresses on either side of the Dardanelles include a variety of structures like a mosque, school, market and residences. Additionally, books of different topics like exegesis, fatwa, dictionaries and aqā’id comprising a total of 48 volumes were donated from the Royal Treasury to be placed in the mosque.
Turhan Vālide Sultan’s most noteworthy waqf is the Eminönü Yeni Vālide Complex. It includes the mosque, tomb, Spice Bazaar, sultan’s mansion, primary school and sebihāne. The largest immovable property of this waqf is the Spice Bazaar. Yeni Vālide Mosque is the tenth imperial mosque in Istanbul with Turhan Vālide Sultan having donated 352 volumes of books to its library contained in the complex.
Kütüphaneye konulacak kitapların külliyenin tamamlanışından on yıl kadar önce saraydan gönderildiği vakfiyeden anlaşılmaktadır. Ancak 1683’teki ölümünün ardından vasiyeti üzerine kitaplar türbesine taşınmıştır. 1725 yılında kitaplar, III. Ahmed tarafından Vâlide Sultan’ın türbesinin yanında inşa ettirilen kütüphane binasına taşınmıştır. Eserler bugün Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Turhan Vâlide Koleksiyonu’nda yer almaktadır.
Eserlerde Turhan Vâlide Sultan’a ait “Tercû rahmete Rabbihe’s-Subhân Vâlidetü’s-Sultan Gâzî Mehmed Hân” ibareli mühür vardır.
It is understood from the endowment charter that these books to be donated were sent from the palace 10 years prior to the complex’s completion. However, upon her death in 1683, the books were moved to her tomb in accordance with her will. In 1725 the books were relocated again by Ahmed III to a library built next to her tomb. As of today, the books are in Suleymaniye Manuscript Library’s Turhan Vālide Collection. The works contain Turhan Vālide Sultan’s seal impression with the inscription: “Tarjū rahmat rabbihā al-Subhān Wālidat al-Sultan Ghāzī Mehmed Khān”.
ت^رجو رحمة رج^ها السب^ان والدة السلطان غازي محمد خان
=
Tercû rahmete Rabbihe’s-Sübhân
Vâlidetü’s-Sultân Gâzî Mehmed Hân
=
Yüce Allah’tan rahmet umar. Gazi Mehmed
Hân’ın Annesi
=
(She) hopes for the mercy of her Great
Lord. Mother of Ghāzī Mehmed Khān
Turhan Vâlide Sultan Vakfiyesi
Endowment Charter of Turhan Vālide Sultan
HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN
Sultan IV. Mehmed’in vâlidesi Hatice Turhan Vâlide Sultan’ın 27 Receb 1073 tarihli vakfiyesi
Türkçe, İcâze
305x185-190x90 mm, 99 yaprak, 10 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, turuncu, yeşil, kırmızı opak pigment, deri
Turhan Vâlide Sultan’a ait vakıfları ihtiva eden eser, krem rengi, altın zerefşanlı Doğu kâğıdı üzerine siyah, kırmızı ve altın mürekkep kullanılarak icâze hattıyla yazılmıştır. Yazı alanının etrafı altın, turuncu ve yeşil renkli cetvel ile çevrelenmiştir. Cetvelin dışında kalan sayfa kenarlarında altın mürekkeple hatâyî grubu motifler ve halkârî bezeme mevcuttur.
1 a’da altın mürekkeple yazılı, tahrirli Sultan IV. Mehmed’in tuğrası, Şeyhülislâm Yahya Efendi’nin tasdik kaydı, Anadolu kazaskeri Abdurrahman b. Mehmed ve Rumeli kazaskeri Abdülkâdir b. Yûsuf’un tasdik ibareleriyle birlikte mühürleri yer almaktadır. 1 b’de Sultan IV. Mehmed’in vakfın sıhhatine hükmettiğine dair hatt-ı hümâyunu vardır. Eserin cildi özgündür.
1 b’de ünvan kısmında Sultan IV. Mehmed’in vakfın sıhhatine hükmettiğine dair hatt-ı hümâyunu yer almakta olup, etrafı altın cetvellidir. 1 b ve 2 a sayfalarında metnin etrafı altın, turuncu ve açık yeşil renkte cetveller ile çevrilidir. Cetvelin dışında sayfa kenarlarında ise altın ve kırmızı renklerde halkar tekniğinde hatayi grubu motiflerle bezeme yer almaktadır.
Turhan Vâlide Sultan’ın Yeni Câmi, Çanakkale kaleleri ve Haremeyn evkâfı ile Yeni Câmi içerisinde tesis ettiği kütüphanesinin vazifelilerine dair kayıtları ihtiva eden vakfiyeyi oluşturan unsurları şöyle sıralamak mümkündür: Hamdele, salvele ve dua kısmı, vakfedenin (vâkıf) tarifi ve vakfın gâyesi, vakfın tarifi ve vâkıfın vekilinin tanıtılması, vakfın akaratı, vakfın vazifelileri, vakfın ayrıntılı tanıtımı, vakfın şeriata muvafık olduğuna dair deliller, dua ve beddua ile akit meclisine şahitlik edenlerin isimleri.
Endowment charter belonging to Hatice Turhan Vālide Sultan, mother of Sultan Mehmed IV, dated 27 Rajab 1073
Turkish, Ijāzah
305x185-190x90 mm, 99 folios, 10 lines
Paper, ink, gold, orange, green, red, opaque pigment, leather
This work listing the endowments made by Turhan Vālide Sultan is written on cream-colored gold-sprinkled Eastern paper in the ijāzah script using black, red and gold ink. The text block is enclosed by gold, orange and green-colored rule-frames. The area outside the frames is ornamented with khatāyī motifs in gold ink and decorations in halkari technique (dissolved-gold work).
Page 1 a bears Mehmed IV’s outlined tughra written in gold ink, Şeyhülislām Yahya Efendi’s statement of confirmation, the statements of confirmation and seals of Kazasker of Anatolia Abdurrahman b. Mehmed and Kazasker of Rumelia Abdülkādir b. Yūsuf. 1 b contains Mehmed IV’s imperial note on the validity of the endowment. The binding of this piece is original.
In the titlepiece on 1 b, there is Mehmed IV’s imperial note on the validity of the endowment, rule-framed in gold. The text on 1 b and 2 a is surrounded by gold, orange and light green ruleframes. On the page edges around the rule-frames, there are decorations with khatayi group motifs in the halkar technique in gold and red colours.
The endowment charter holds information about Turhan Vālide Sultan’s New Mosque, Çanakkale fortresses and Haramayn endowments and the duties of the library established by her inside of the New Mosque. Its content can be listed as follows: hamdalah, salwalah, the prayer portion, description of the endower, purpose of the endowment, description of the endowment, information about the endower’s assignee, property held by the endowment, the endowment’s servants, detailed description of the endowment, evidence for the endowment being compliant with Sharia law, prayers and curses, and a list of the witnesses present during the act.
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 150M
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Turhan Valide 150M
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 150M, 1 b-2
I TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 150M, Kapak / Cover
I TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 150M, Kapak içi / Inside cover
eş-Şifâ’ bi-Ta‘rîfi Hukûki’l-Mustafâ
al-Shifā’ bi-Ta‘rīf Huqūq al-Mustafā
HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN
Kâdî İyâz’ın (ö. 544/1149) Hz. Peygamber’i anlatan eş-Şifâ’ bi-Ta‘rîfi Hukûki’l-Mustafâ adlı eserinin Turhan Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
210x130-155x80 mm, 351 yaprak, 19 satır Kâğıt, mürekkep, altın, deri
Memlük sultanlarından Kayıtbay’ın (ö. 901/1496) kütüphanesi için hazırlanan ve 891/1486 tarihinde istinsahı tamamlanan bu nüsha Ebu’l-Fazl tarafından âharlı Doğu kâğıdı üzerine siyah mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmıştır. Başlıklarda kırmızı, mavi, bordo ve altın mürekkep kullanılmış, yazı alanı altın ve lacivert cetvellerle çevrelenmiştir.
Eserin 1 b sayfasındaki Besmele altın mürekkep ile yazılıp tahrirlenmiş; rûmî, çizgisel motifler ve beyne’s-sütûr ile bezenmiştir. Satır aralarında bulunan duraklar altın, lacivert ve kırmızı mürekkep kullanılarak penç motifinde bezenmiştir. Cildi özgündür.
Kâtip Çelebi Keşfü’z-Zunûn’da Şifâ-i Şerîf’i “Faydası çok, yararı pek, daha önce İslâm [tarihinde] benzeri telif edilmemiştir.” sözleriyle tarif etmiştir. Kâdî İyâz’dan Resûlullah’ın (sav) yüceliği, ona gösterilmesi gereken saygıyı konu edinen bir kitap yazması istenince tüm yönleriyle Resûl-i Ekrem’den bahsettiği Şifâ-i Şerîf’i kaleme almıştır. Eser zamanın eğitim kurumu olan medrese ve dârü’l-hadisler ile tekkeler, zâviyeler, türbeler ve devlet kurumlarında “şifâhân” denilen kişiler tarafından okunmuştur.
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 51
Copy of al-Shifā’ bi-Ta‘rīf Huqūq al-Mustafā endowed by Turhan Vālide Sultan, a work describing the Prophet Muhammad, authored by Qādī ‘Iyād (d. 544/1149)
Arabic, Naskh
210x130-155x80 mm, 351 folios, 19 lines
Paper, ink, gold, leather
This manuscript, prepared for Mamluk sultan Kayıtbay’s (d. 901/1496) library is written on sized Eastern paper using black ink in naskh script. Red, blue, burgundy and gold ink is used for the headings; the text panel is surrounded by gold and navyblue rule-frames.
Page 1 b contains the basmala written in gold ink, outlined, and decorated with rūmī and linear motifs and interlinear cloudbands. The verse markers between the lines are ornamented with panj (Persian number 5, indicating the shape a flower) motifs using gold, navy-blue and red ink. The binding is original.
Kātip Çelebi while describing al-Shifā’ says: “[The book is] full of benefits, nothing like it has been composed in [the history of] Islam before.” When Qādī ‘Iyād was asked to write a book about the Prophet’s greatness, and the ways that he deserves respect, he wrote al-Shifā’, a work that describes the Prophet in all aspects. The book was read by people called shifāhān in dervish lodges, zawiyas, mausoleums and governmental institutions.
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Turhan Valide 51
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 51, 1 b-2
t TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 51, 1 a
t TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 51, 396 b
11Uyûnü’t-Tefâsîr
Uyūn al-Tafāsīr
HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN
Şehâbeddin Sivâsî’nin (ö. 860/1456) dirâyet tefsiri Uyûnü’t-Tefâsîr’in Turhan Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
295x188-284x178 mm., 331 yaprak, 29 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, turuncu, siyah, yeşil, lacivert opak pigment, deri
Zeyniyye tarikatı şeyhlerinden Şehâbeddin Sivâsî’ye ait olan eser, el yapımı âharlı Doğu kâğıdı üzerine kırmızı ve siyah mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmıştır.
Ali b. Ahî Tûvî tarafından Rebîülevvel 886/Mayıs 1481 tarihinde istinsahı tamamlanan bu nüshanın 1 a sayfasında Turhan Vâlide Sultan ve II. Bayezid’in mühürleri vardır. Aynı sayfada oval formda zahriye tezhibi yer almaktadır. Zahriyenin ortasında altın mürekkep kullanılarak siyah tahrirli nesih hattı ile nüshanın Sultan II. Bayezid’in kütüphanesi için istinsah edildiğini ifade eden yazı bulunmaktadır. Yazının etrafı altın zencirekli cetvel ile çevrilidir. Cetvelin etrafında lacivert zemin üzerine altın, turuncu, siyah ve yeşil renklerde rûmî motifi ile bezeli pervaz yer almaktadır. Süsleme lacivert renkli tığ ile tamamlanmıştır. 1 b sayfasında unvan tezhibi vardır.
Şehâbeddin Sivâsî, sûfî meşreb bir kişiliğe sahip olmasına rağmen Uyûnü’t-Tefâsîr’de işârî tefsir yöntemini kullanmamış, dirâyet yöntemine ağırlık vermiştir. Ancak esere, rivâyet açısından eksik yönlerinin bulunduğuna dair çeşitli eleştiriler yöneltilmiştir. Müellif mukaddimede eserin dilinin sadeliğinden bahsetmiş, uzun açıklamalardan kaçındığını ifade etmiştir.
Manuscript of Şehābeddin Sivāsī’s (d. 860/1456) exegesis titled Uyūn al-Tafāsīr, endowed by Turhan Vālide Sultan
Arabic, Naskh
295x188-284x178 mm., 331 folios, 29 lines
Paper, ink, gold, orange, black, green, navy-blue opaque pigment, leather
This work authored by the leader of the Zayniyyah order Şehābeddin Sivāsī is written on handcrafted, sized Eastern paper in naskh script using red and black ink.
Page 1 a of this manuscript copied by Ali b. Ahī Tūvī on Rabī‘ al-Awwal 886/ May 1481 bears the seals of Turhan Vālide Sultan and Bayezid II. The same page includes an oval-shaped frontispiece. Centrally on the frontispiece, a note is inscribed in gold ink in naskh script and outlined, stating that this piece was copied for Bayezid II’s library. The inscription is enclosed by interlaced rule-frames. The rule-border is surrounded by a frame decorated with rūmī motifs in gold, orange, black and green on a navy-blue ground. Navy-blue stalks complete the decoration. Page 1 b contains a titlepiece.
Despite possessing a Sufi personality, Şehābeddin Sivāsī didn’t use the method of ishārah (symbolic or spiritual interpretation) in his exegesis, instead focusing on dirāyah (reasoned, rational interpretation). Still it faced criticism regarding its deficiencies in terms of narrations. In the introduction, the author writes about the simplicity of the book’s language, and that he avoided lengthy explanations.
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 42
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Turhan Valide 42
* TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 42, Kapak içi / Inside cover
t TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 42, Mıklep / Flap
Keşfü’l-Esrâr ve Uddetü’l-Ebrâr
Kashf al-Asrār wa ‘Uddat al-Abrār
HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN
Reşîdüddîn-i Meybüdî’nin (ö. 520/1126’dan sonra) Keşfü’l-Esrâr isimli Farsça tefsirinin Turhan Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Arapça, Nesih
470x300-335x200 mm, 2+1123+1 yaprak, 43 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, bordo, yeşil opak pigment, deri
Meybüdî’nin Keşfü’l-Esrâr’ının İbrâhim b. Ebû İshâk el-Mürşidî tarafından istinsah edilen bu nüshası, âharlı Doğu kâğıdı üzerine siyah ve altın mürekkep kullanılarak nesih hattıyla yazılmıştır. Yazı alanı siyah ve altın cetvellerle çevrilidir.
1 a sayfasında Turhan Vâlide Sultan’ın ve Sultan II. Bayezid’in mühürleri vardır. Hâtime sayfasında (1122 b) nüshanın Mahdum Ahmed’in emriyle istinsah edildiğine dair kayıt düşülmüştür. Eserin 1 b ve 2 a sayfalarında karşılıklı dikdörtgen formda serlevha tezhibi mevcuttur. Süsleme altın ve lacivert zemin üzerine altın, bordo renkler kullanılarak hatâyî grubu motifler ile bezenmiş, etrafı altın, yeşil ve bordo renkli cetvel ile çevrelenmiştir. Sayfanın tezyinatı lacivert renkli tığ ile tamamlanmıştır. Yazı alanı beyne’s-sütûrludur.
Tam adı Keşfü’l-Esrâr ve Uddetü’l-Ebrâr olan tefsirinde Meybüdî mukaddimede, Herevî’nin kaynaklarda çok veciz olduğundan bahsedilen ancak günümüze ulaşamayan tefsirini okuyup onu şerh etmek niyetiyle bu eseri kaleme aldığını ifade etmiştir. Meybüdî, birkaç âyeti “meclis” başlığıyla bir araya getirerek önce âyetin Farsça mealini vermiş, sonrasında tefsirini yapmış, son olarak da işârî yorumunu eklemiştir.
The manuscript of Kashf al-Asrār, a Persian exegesis written by Rashīd al-Dīn Maybudī (d. after 520/1126), endowed by Turhan Vālide Sultan
Arabic, Naskh
470x300-335x200 mm, 2+1123+1 folios, 43 lines
Paper, ink, gold, navy blue, burgundy, green opaque pigment, leather
This manuscript of Maybūdī’s Kashf al-Asrār, copied by Ibrāhim b. Abū Ishāq al-Murshidī, is written in naskh script using black and golden ink on sized Eastern paper. The text panel is enclosed in black and golden rule-frames.
Page 1 a bears the seal impressions of Turhan Vālide Sultan and Sultan Bayezid II. The endpiece on page 1122 b has a statement showing that this copy was written upon the order of Makhdum Ahmad. On pages 1 b and 2 a, there is a double-page headpiece in rectangular shape. The illuminations are made using khatāyī motifs in golden and burgundy colours on golden and navy blue ground while it is enclosed in golden, green and burgundy ruleframes. The ornamentation is completed with navy blue stalks (tīgh/tığ). The text panel is decorated with cloudbands.
In the introductory section of the work, whose full title is Kashf al-Asrār wa ‘Uddat al-Abrār, Maybudī states that he wrote this work to comment on Harawī’s exegesis, which is a concise one according to sources but has not survived to the present day. In this work, he picks up a number of verses under the title “majlis” and gives Persian translation of them. Then, he adds the exegesis of these verses and comments on them in ishārī method.
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 43
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Turhan Valide 43
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 43, 1 b-2
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 43, Kapak / Cover
13Mevâhib-i Aliyye
Mawāhib-i ‘Aliyya
HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN
Hüseyin Vâiz-i Kâşifî’nin (ö. 910/1505) kaleme aldığı muhtasar tefsiri Mevâhib-i Aliyye’nin Turhan Vâlide Sultan tarafından vakfedilen nüshası
Farsça, Ta‘lik
327x240-210x147 mm, 705 yaprak, 21 satır
Kâğıt, mürekkep, altın, lacivert, mavi, beyaz, turuncu, pembe opak pigment, deri
Kâşifî’nin Mevâhib-i Aliyye isimli tefsirinin 930/1525 yılında Muhammed Alâeddin b. Muhammed tarafından istinsah edilen bu nüshası, âharlı Doğu kâğıdı üzerine kırmızı ve siyah mürekkep kullanılarak ta‘lik hattıyla yazılmıştır. Yazı alanı altın ve siyah cetvellerle çevrilidir. Eserin başında ve sonunda Turhan Vâlide Sultan’a ait mühür vardır.
Nüsha ön-arka kapak, sertâb ve miklepten oluşan özgün lake cilde sahiptir. Kapaklar ve miklepte şemse ve köşebentler; sertâbda paftalar yer almaktadır. Şemse, köşebent ve paftaların zemininde turuncu (sülyen), orta alanların zemininde siyah renk kullanılmıştır. Cildin yüzeyi bulut, rûmî ve hatayî grubu motifler ile bezelidir. Kapak kenarları altın ve zencirekli cetvellerle çevrilidir.
Hüseyin Vâiz-i Kâşifî daha evvel dört cilt olarak yazmayı tasarladığı ancak sadece birinci cildini tamamlayabildiği Cevâhirü’t-Tefsîr adlı eserini yarıda bırakarak sade bir dille ve muhtasar olarak Mevâhib-i Aliyye’yi yazmaya karar vermiştir. Tefsîr-i Hüseynî ismiyle de bilinen bu eserini Ali Şîr Nevâî’ye ithaf etmiştir.
The manuscript of Mawāhib-i ‘Aliyya, a concise Qur’ān commentary written by Husayn Wā’iz-i Kashifī (d. 910/1505), endowed by Turhan Vālide Sultan
Persian, Ta‘līq
327x240-210x147 mm, 705 folios, 21 lines
Paper, ink, golden, dark blue, blue, white, orange, pink opaque pigment, leather
This manuscript of Kashifī’s commentary called Mawāhib-i ‘Aliyya, which was scribed by Muhammad Alāüddīn b.
Muhammed, is copied in ta‘līq script in black and red ink on sized Eastern paper. Text panel is enclosed in gilded and black frames. On the first and the last page, we see an endowment seal belonging to Turhan Vālide Sultan.
The manuscript has an original lacquer binding consisting of front and back covers, envelope and fore-edge flaps. There is a medallion in covers and fore-edge flap, together with some panels in fore-edge flap. Orange is used in the decoration of the medallion, the corner pieces and in the panel background, whereas black is chosen for the ground of the central areas. The surface of the binding is ornamented with clouds, also khatāyī and rūmī motifs. The edges of the cover are surrounded by golden rulers with a chain design.
Husayn Wā’iz-i Kāshifī left his work Jawāhir al-Tafsīr, which he had planned to write in four volumes but could only complete the first volume, unfinished, and decided to write Mawāhib-i Aliyya in a plain language and in a concise manner. He dedicated this work, which is also known as Tafsīr-i Husaynī, to Alī Shīr Navā’ī.
TYEK, Süleymaniye YEK, Turhan Valide 31
TYEK, Süleymaniye Manuscript Library, Turhan Valide 31
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder